İçerik Başlıkları
Ülkemizde oldukça yaygın olan diyabet, hipertansiyon ve kalp hastalıkları gibi kronik hastalıkların kişilerin hayatına etkisi doğru beslenme ve bilgilendirilme ile oldukça yakından ilişkili.
Kronik hastalıkları olan kişiler Ramazan ayında doğru bir beslenme ve oruç programıyla ibadetlerini gerçekleştirirken aynı zamanda hastalıklarının gidişatını da iyileştirmiş olurlar.
Ülkemizde oldukça yaygın olan Diyabet, Hipertansiyon ve Kalp Hastalıkları gibi kronik hastalıklar oruç tutmaya engel değildir ancak bunun kararını hekimle birlikte vermek gerekir
DİYABET
Diyabet hastası olan kişiler Ramazan öncesinde mutlaka hekime başvurarak gerekli kontrollerini yaptırmalı ve oruç tutmak istiyorlarsa bunu hekimlerine danışmalıdır. Oruç tutan diyabetli kişilerde hipoglisemi (kan şekerinin düşmesi), dehidratasyon (susuzluk), yorgunluk ve halsizlik, diyabetik ketoasidoz (diyabetik koma) gibi problemler ortaya çıkabilir. Yapılan çalışmalarda bu gibi problemlerin, özellikle hipogliseminin sülfonilüre ve insülin kullananlarda diğer diyabet ilaçlarını kullananlara kıyasla daha yaygın olduğu belirlenmiştir.
Hangi Diyabet Hastalarının Oruç Tutması Sakıncalı Olabilir?
- Tip 1 diyabet hastaları
- Sık sık hipoglisemi atağı yaşayanlar (kan şekeri <70 mg/dl)
- Kan şekeri regülasyonu sağlanamamış olanlar (üç aylık kan şekeri > %8)
- Gebe olan diyabet hastaları
- Böbrek yetmezliği gibi başka kronik hastalıkları bulunanlar
- Yakın zamanda diyabetik koma atlatmış olanlar
Diyabet Hastalarına Ramazan Önerileri
- Kan şekerinizi düzenli aralıklarla ölçün. Özellikle iftardan hemen önce ve 2 saat sonrasında ölçmeyi ihmal etmeyin.
- İlaç dozlarınızı ve günlük tüketeceğiniz karbonhidrat miktarını hekimizinle ve diyetisyeninizle birlikte belirleyin.
- Öğünlerinizde beyaz ekmek, pirinç, makarna gibi basit karbonhidratlar yerine bulgur, tam tahıllı ekmek, baklagiller gibi kompleks karbonhidratları tercih edin.
- Kompleks karbonhidratlar, basit karbonhidratların aksine kan şekerinizi daha düzenli sınırlarda tutarak hipoglisemi ve hiperglisemi atakları yaşamanızı önler.
- Protein miktarını yüksek tutun. Sahurda tüketeceğiniz yumurta, peynir, süt gibi proteinli gıdalar gün içinde acıkmanızı azaltacaktır. İftarda ise kırmızı etten ziyade tavuk ve balık tüketin.
- Kırmızı eti haftada 2 günden fazla yememeye özen gösterin. İftarda çorbanızı içtikten sonra bir sonraki yemek için 10 dakika bekleyin. Yemeği aralıksız ve hızlı bir şekilde yemeniz hiperglisemi atağına sebep olabilir.
- Her öğününüze mevsim sebzeleriyle hazırladığınız az yağlı ve az tuzlu salatayı ve sebze yemeklerini mutlaka ekleyin. Kalorisi yüksek olmayan bu sebzeler, size hem doygunluk sağlayacak hem de lif içermeleri dolayısıyla bağırsaklarınıza iyi gelecektir.
- Sahur ve iftar arasında en az 2.5 litre su içmeyi alışkanlık haline getirin.
- Şekerli ve gazlı içecekler yerine ayran, maden suyu gibi içeceklere yönelin.
- İftardan birkaç saat sonra sahura kadar 1 veya 2 tane ara öğün yapın. Ara öğününüzde tam tahıllı ekmek, kepekli bisküvi, 1 bardak yağsız patlamış mısır gibi bir karbonhidrat ile yanında yoğurt, süt, peynir gibi bir protein grubu tüketin.
- Meyve yemek istiyorsanız bunu tek başına değil, mutlaka yanına bir protein kaynağıyla birlikte yiyin. Örneğin meyvenizi 1 kase yoğurdun içine doğrayabilirsiniz.
- Gün içinde hipoglisemi riskinden ötürü egzersiz yapmaktan kaçının. İftardan 1 sonra yapacağınız orta yoğunlukta egzersiz veya yürüyüş ideal olacaktır.
- Tatlı tüketiminizi haftada 2 kez olmak üzere sınırlayın. Tatlı yiyeceğiniz günlerde iftarda değil, iftardan 2 saat sonra yiyin. Tatlı seçiminizi ise ağır ve şerbetli tatlılar yerine sütlü ve meyveli tatlılardan yana kullanın.
Gün içinde ölçtüğünüz kan şekeriniz 70 mg/dl’nin altında veya 200 mg/dl’nin üstünde çıkarsa veya ölçüm yapamadığınız durumlarda hipoglisemi belirtileri (titreme, çarpıntı, soğuk terleme, halsizlik, baş dönmesi, bayılma hissi) yaşarsanız orucu hemen sonlandırın. Hipoglisemi durumunda mutlaka meyve suyu veya kesme şeker tüketin ve kan şekerinizi 1 saat sonra yeniden ölçün. Hiperglisemi durumunda ise bol su için ve mümkünse idrar keton testi yaptırın.
Hipertansiyon ve Kalp Hastalıkları
Yapılan bir çalışmada oruç tutmanın hem sağlıklı kişilerde hem yüksek tansiyonlu kişilerde kan basıncını düşürdüğü gösterilse de tansiyon hastası kişiler oruç tutma isteklerini hekimlerine danışmalıdırlar. Zira hastalığınızın derecesi, kan basıncı değerleriniz ve beslenme biçiminiz gibi faktörler hekiminizin fikrini etkileyecektir. Kalp hastalarında ise oruç tutmanın HDL’yi (iyi kolesterol) yükselttiği, LDL’yi (kötü kolesterol) düşürdüğü gözlenmiştir.
Hipertansiyon ve Kalp Hastalıkları ”Kimlerde” Oruç Tutmak Sakıncalı Olabilir?
- İleri derecede tansiyon hastaları
- Çoklu sayıda ilaç kullananlar
- Tansiyonu kontrol altına alınamamış hastalar
- Göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi yakınmaları devam eden kalp hastaları
- İleri kalp yetmezliği olanlar
- Son 6 ayda içinde stent/balon ameliyatı geçirenler veya bypass ameliyatı olanlar
- Ek komplikasyonları olanlar (böbrek yetmezliği, göz sorunları gibi)
Hipertansiyon ve Kalp Hastalarına Ramazan Önerileri
- Kan basıncınızı özellikle ilk günlerde sık aralıklarla ölçün. Eğer düzenli seyrediyor ise sabah ve akşam olmak üzere 2 kez ölçebilirsiniz.
- Aspirin harici bir kan sulandırıcı kullanıyorsanız mutlaka kalp doktorunuza danışınız ve gerekli gördüğü takdirde ilaçlarınızın dozlarında ve alım zamanlarında gerekli düzenlemeyi yapınız.
- Yemeklerinizi hızlı ve tıka basa yemeyin. Ağır yemek yediğiniz takdirde tansiyon ve kalp ritminiz yükselebilir.
- Sahur ve iftarda tuzlu gıdalardan kaçının. Turşu, tuzlu zeytin, salam sosis ve sucuk gibi işlenmiş gıdalar tüketmeyin.
- Yağlı gıdalardan, hamur işinden, kızartmalardan uzak durun.
- Bol yeşillikli tuzsuz salata, yumurta, balık, tavuk, sebze yemekleri ve kurubaklagilleri tüketin.
- Yemeklerinize eklediğiniz tuzu kısıtlayın, peynirin az tuzlu olanını tercih edin.
- İftar ve sahur arasında mutlaka bol bol su için. Özellikle diüretik (idrar söktürücü) grubu bir ilaç kullanıyorsanız sıvı tüketiminizi artırın ve güneşli saatlerde dışarı çıkmamaya çalışın.
- İdrar söktürücü etkisiyle vücudunuzda su atılmasına neden olacağı için kahve ve çayı fazla tüketmeyin.
- Tatlı tercihinizi sütlü ve meyveli tatlılardan yana kullanın ve haftada 2’den fazla tüketmeyin.
Sonuç olarak, kronik hastalıklar oruç tutmaya engel değildir ancak bunun kararını hekiminizle birlikte vermeniz gerektiğini ve size verilen öneriler ile ilaçlarınızın kullanımına özenle uymanız gerektiğini unutmayın.
Sağlıklı ramazanlar dilerim.
Stj. Dr. Ayşe Nur Kaynarçeşme
KAYNAKÇA
- Lee, Shaun Wen Huey PhD; Lee, Jun Yang MPharm; Tan, Christina San San MSc; Wong, Chee Piau PhD Strategies to Make Ramadan Fasting Safer in Type 2 Diabetics, Medicine: January 2016 – Volume 95 – Issue 2 – p e2457
- Ozturk GZ, Egici MT, Sagsoz O, Bukhari MH. Evaluating the effect of Ramadan Fasting on patients with chronic diseases. Pak J Med Sci. 2021;37(4):1042-1047. doi:10.12669/pjms.37.4.3199
- Al-Jafar R, Zografou Themeli M, Zaman S, Akbar S, Lhoste V, Khamliche A, Elliott P, Tsilidis KK, Dehghan A. Effect of Religious Fasting in Ramadan on Blood Pressure: Results From LORANS (London Ramadan Study) and a Meta-Analysis. J Am Heart Assoc. 2021 Oct 19;10(20):e021560.
- https://tkd.org.tr/kardiyobil/kalp-hastaliklari/orucun-kardiyak-boyutu