Merhaba eczacı arkadaşlarım!
Umarım hepiniz okullarınızı ve fakültelerinizi sevmişsinizdir. Hatta ayağınızın tozuyla eczacılık kulübünüze üye olmuşsunuzdur ki bu sizin okuldaki hayatınızın eğlenceli geçmesini kendinizin de gelişmesini sağlar 🙂
“Amaan ilk sene rahat geçsin ne okulu ne kulübü…” de demeyin lütfen.
Mesela, ortalamanı yüksek tutmak istiyorsan; ilk seneyi önemsemelisin!!!
“Sonra toparlar, ortalamamı yükseltirim.” deme, çünkü bundan sonra ortalaman ne kadar yüksek olsa da ilk senenin düşüklüğü genel ortalamana çok hoş (!) yansıyor benden söylemesi.
Düzenlenen kongreleri de kaçırma. Sonuçta her şeyi okuyup öğrenemeyiz değil mi ☺ Kongrelerden çok şey öğreniliyor. Kapanış partilerinin ne kadar eğlenceli olduğunu söylemeden geçemeyeceğim :))
İlk sene hiç birimiz pek bir şey bilmiyorduk mesleğimizle alakalı yalnız değilsin. Evet eczane açabiliriz, hastane eczanesinde çalışabiliriz ya da firmada çalışabiliriz. Sence bu kadar mı?? Değilmiş ☺
Çalışma alanlarımız;
- Eczane eczacılığı
- Hastane eczacılığı
- Endüstri eczacılığı (AR-GE, üretim, kalite kontrol, satış-pazarlama, ruhsatlandırma, farmakovijilans, klinik araştırmalar, epidemiyoloji ve farmakoepidemioloji)
- Ecza depoları
- Kozmetik sanayi
- Adli tıp kurumu
- Sosyal güvenlik kurumu (SGK)
- Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK)
Neden bunları yazdım. Çünkü eczacılık fakültesine 2013 tarihi ve sonrasında giren öğrenciler eczane açmak isterlerse nüfus kriterine takılacaklar. Herkes istediği yerde eczanesini açamayacak.
75 milyon nüfusa sahip bir ülkeyiz.
Mevcut eczane sayımız 24.406 ‘dir.
3500 kişiye bir eczane hizmet verecek şekilde yapılan düzenlemeyle istediğimiz yerde eczane açmamız zorlaştı. Ama bu kesinlikle kötü bir düzenleme değil. Şöyle düşün; ASM (Aile Sağlığı Merkezi; eski adıyla sağlık ocağı) çevresinde 3 eczane var. Oranın talebini karşılar o 3 eczane. Eğer nüfusa göre eczane açılması kuralı olmasaydı sen oraya eczane açacaktın ve rekabete girmiş olacaktın ki farkındasın riskli 😉
Bu düzenlemeyle aslında bir nevi fizibilite çalışması yapılmış oluyor. Yönetmelik sana diyor ki ‘Orada eczane açma! Sana ihtiyaç yok. Gel bu mahallede aç, bak burada talep çok.’
Peki 2021 senesinde eczane açacağın zaman ya yeteri kadar eczane varsa o zaman ne olacak?
İşte bunlar düşünülerek yeni çalışma alanları yaratıldı bizlere;
- İkinci eczacı olabiliyoruz (Gerçi henüz hayata geçemedi karşı davalar açılıyor).
(Üç milyon Türk Lirası ve üzerinde ciro yapan serbest eczanelere ikinci eczacı çalıştırma zorunluluğu getirildi ve yasa diyor ki 2. eczacına 3 asgari ücretten az bir meblağ veremezsin.)
- 3 sene eğitim alıp bir dalda uzman olabiliyoruz.
Eczacılıkta uzmanlık (EUS) sınavına girip klinik eczacilık veya fitofarmasi alanında eğitim alabiliyoruz -ki daha farklı uzmanlık dallarının da ekleneceğini düşünüyorum-.
Ne kadar bereketli bir meslek, çalışma alanları say say bitmiyor değil mi ☺
Bu arada 2016 yılı itibariyle 34 eczacılık fakültesi var ve 5 sene sonra yaklaşık 2.275 öğrenciyle birlikte mezun olacaksın. ☺
Fark ettin değil mi!!
Hiç birimiz işsiz kalmayacağız. Nüfusa takılsak, eczane açamasak da bir sürü çalışma alanımız var.
Mesela;
- Hastanelerde talep çok arkadaşlar. Sadece hastane eczanesi gelmesin aklınıza. Eğer hastane eczacısı olursanız parenteral nütrisyon ünitesinde ya da kemoterapi ünitesinde de eczacıya ihtiyaç var.
-Parenteral nütrisyon ekibi 1 eczacı, 1 diyetisyen ve 1 tane de hemşireden oluşur. Her sabah hastalarını vizite giderler. Hastaların durumlarına bakarlar ve hastanın durumuna göre besin desteklerini hazırlarlar. Bu arada onkoloji hastası bebekler ya da beslenemeyen yaşlı hasta grupları parenteral nütrisyon ünitesinden destek alır.
-Kemoterapi ünitesinde yatan hastaların ya da günübirlik yatış yapan hastaların ilaçları eczacı sorumluluğunda hazırlanıyor. Eğer hastanede staj yaparsan aklına bol bol teknoloji dersin gelecek. 🙂
- Aynı şekilde ilaç firmaları da ilgili pozisyonlarında eczacı çalıştırmak istiyor.
Yaniiii altın bilezik sağlam 😉
He bu arada geçenlerde Dünya Eczacılık Günü’nü kutladık haberin vardır. 25 Eylül Dünya Eczacılık günüdür. Tüm eczacıların günü…
Bir de 14 Mayıs vardır ki bizim ülkemizde Eczacılık Günü olarak kutlanır. Çünkü bu tarih 1839 yılında Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane’ de ilk eczacı sınıfının açıldığı tarihtir.
(Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane o kadar çok yer değiştirmiş ki bir ara fen daha sonra tıp fakültesine bağlanmış. Tıp fakültesine bağlanınca ‘Eczacılık Okulu’ olmuş adı. Daha sonra eczacılık okulu değil de fakültesi olsun demişler ve bugünkü İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi kurulmuş.)
Biz de her sene bayram coşkusuyla günümüzü kutluyoruz ve bu sene seni de bekliyoruuuuuz !!! 🙂
Ecz. Aslıhan Yılmaz