Can Sıkan Sorular; “Ölecek miyim teyze?”
Soru 1: Eğer biz, bir tür olarak kendimize getirdiğimiz tanımlamaya (insan) uymayacak şekilde hareket ediyorsak, evrendeki başka bir akıllı yaşam formu, kendini tanımlama şekli ile çelişen bir tür olarak insan‘a güvenebilir mi?
Soru 2: Nüfus artış hızının (1950: 2.5 milyar- 2015: 7.3 milyar) sürdürülebilir bir yaşam için kaynakların doğru şekilde dağıtılması neticesinde -ki uzmanlar buna önümüzdeki 50 yıl içerisinde alınacak kararların belirleyeceğini belirtmekteler- mümkün olabileceği, aksi taktirde, önümüzdeki yüzyılda, yaşam imkanlarının açık şekilde sorgulanacağının farkında mısınız?
Soru 3: İklim değişikliği ile önümüze çıkarılan hiper pazarlama ve algı yönetimi projesinde, sebebin insan kaynaklı olmadığını biliyor musunuz?
Soru 4: Özellikle adını “medeniyet” olarak koyduğumuz yaşam şeklinin, sorgulanması gerektiği yönündeki tüm işaretleri görmezden gelmeye devam ettiğimizin ve beraber, barış içerisinde yaşamak için kullandığımız, adına “medeniyet” dediğimiz bu sistemin, bizi beraberlikten kopardığını ve barış diye kan, acı, gözyaşından başka bir şeye ulaştırmadığını anlamak için saf rolünü oynamaya devam edecek miyiz?
Not: Medeniyet, en ideal yaşam şekli varsayımının yerine başka bir sorgulama getirmemizi sağlayan bir dogma olmaya yüz tutmuştur. Medeni olmakta ısrar etmek yakın zamanda, ya medeniyeti, ya da tanımını yeniden düzenlemek ile mümkün olabilecektir. Bu hali ile değil. Sizce Ortacağ’dakiler, çağın ortasında olduklarını mı zannediyorlar dı? Yoksa yaşadıkları en ileri medeniyet düzeyinde olduklarını mı?
Cevap çok şaşırtıcı. Tüm işaretler, yaşadıkları dönemin en ileri medeniyet seviyesinde olduklarını – zannettiklerini- göstermekte. Bu cevabı düşünmekte ve bu cevap üzerine düşünmekte yarar var.
Ben videodaki çocuğun adını bulamadım. Sadece şu an aramızda olmayan Ümran Bebek diye bildiğimiz ‘i biliyorum. http://www.bbc.com/turkce/37117784 O da Halep’teydi.
O oturduğu ambulans koltuğunda sadece bakıyordu. Başından süzülen ıslak ve ılık kan saçlarından elbisesinin üzerine süzülünce farketti ki, elini başına götürdüğünde…başında kanayan yara var. O resim daha dün çekildi. Dün. Üzerinden ne bir gün geçti, ne bir yıl, ne asır…
Eğer hepimizin içi kanadıysa, eğer hepimiz insan olduğumuzdan dem vurmak bir yana, utandıysak içten ve bir şey yapamamaktan kahsrettiysek…EN ACI SORUYU SORAN BU ÇOCUĞA KİM VE NASIL CEVAP VERECEK?
Soru 5: Ölecek miyim Teyze?
…Evet.
Eğer kurtulsan dahi bundan, başka bir bombardımanda öleceksin. Çünkü resmi kayıtlara göre, son hastanede uçakla vuruldu!
Burası Halep. Burası kalbiniz. Burası insanlığınız ve burası ‘’insan’’ dediğimiz türün ne olup olmadığının bilinmediği, kendinin inkarı olan bir yer.
Burası hepimiziz! Ve hepimiz, bir çocuğu kurtarmaya yetemiyoruz!
“Tüm kalbimle şuna inanmaktan kendimi alamıyorum: Bir kaç istisna dışında , sevgili insan kardeşlerim beş para etmez, değersiz varlıklardır.” SİGMUND FREUD’
Not: Freud’a katılıp katılmadığımız, düşünce şeklimizin aynı kalması halinde, hiç bir şeyi değiştirmiyor. Hatta bu sözü nedeniyle Freud’u bugün aşağılayabilir fakat…
Yukarıdaki haber, bu gün DÜNYA
En çok okunan haber sitelerinden birinde tam da bu esnada, bu gün TÜRKİYE;
-Flaş dolar tahmini
-Adliyeye böyle gitti..FETÖ Haberi.
-At çalan adamın gerekçesi şoke etti.
-Ünlü çift evlendi.
-Dev marka geri dönüyor.
-Az daha düşüyordu…İsmi lazım değil ‘’meşhur’’ bir müteahhidin bilmem kaç no’lu sevgili ile düşerken görüntüleri…
-Kalan son izleri sildirdiler…Evlenirken alyans yerine parmaklarına dövme yaptıran birileri….
Başlıklar ana sayfadan alınmıştır. Başlıklar, en çok tıklanan veya tıklanması için oraya yerleştirilmesi için seçilmiş 21-11-16 tarihli onbeş haberden alınmıştır.
Freud’a bir de bu perspektiften bakıldığında, açık ara haklılığı ortaya çıkıyor. Ne yazık ki…
Arda Ös