“GELECEĞİN E HALİ” Ardından cebimizde ne kaldı?
İstanbul Kongre Merkezinde 22-23-24 Eylül tarihlerinde Pharmetic Girişimci Eczacılar tarafından gerçekleştirilen Geleceğin E Hali Kongresi gerçekten müthişti.
Programım nedeniyle sadece ilk gününe katılabildiğim ancak diğer günler hakkında da içerideki katılımcılardan bilgi edindiğim, son zamanlarda görmüş olduğum en kayda değer kongreydi.
Önce tebrikler. Yönetim Kurulu Başkanı Armağan Bey’e ve nezdinde, bu kongrenin gerçekleştirilmesinde başta yol arkadaşları olmak üzere, kimin en ufak emeği geçmişse hepsine sonsuz teşekkürler.
Ben ilk günün aktif diğer günlerin ise doğrudan olmayan katılımcısı olarak, bu kongreden cebime çok şeyler koydum.
Özellikle takip ettiğim üç oturum vardı.
1-Bir Güzeltme Öyküsü ve Mimarları olan Neylan ZIRHLIOĞLU ve Fulya URGANCIOĞLU,
2-Cem Boyner’in konuşması,
3-Geleceğin D-Hali’nin konuşmacısı Dr.Aytuğ KOLANKAYA.
Gönül isterdi ki bu eşsiz oturumların hepsine yetişebileyim ancak zamanım el verdiğince dikkatimi yönelteceğim başlıkları baştan bu şekilde seçtim.
Bir Güzeltme Öyküsü, Bin Nasihat ile Doluydu
Neylan Hanım’ın kurduğu hayal bir yol arkadaşı ile ciddileşiyor, oradan da, 2 dünya devi ilaç şirketi (L’oreal – Bayer), yanlarında da bu işi Türkiye’de nasıl yapılacağını en iyi bilen Türk şirketi (Generica), bir de Ezaş. Daha ne olsun!
İşim gereği çok fazla bahane işitiyorum. Mesela; ‘-Arda’cım dediğin mantıklı ama sana neden olmayacağını söyleyeyim.’ veya ‘-Ben de sana katılıyorum ama bu zaman meselesi…’ veya ‘-Bu kadar şirket neden o kadar para verecek ki…’ veya ‘-Biliyorsun yaz işlerin düşük olduğu bir dönem bu çok güzel bir iş ama kışa bırakalım, sonra düşünürüz…!’ olabilirdi. Daha da yazamadığım milyonlarca bahane üretebilirdi. Ama bu sefer farklı olmuş.
Benim en kıymet verdiğim oturum buydu. ANLATMA YAP! DURMA ŞİMDİ BAŞLA! işi olmuş da ondan!
Bütünsel Değişimi anlatırken, Çerkezköy Eczanesi sahibi Esra Hanım’ın heyecanı görülmeye değerdi.
Buradan cebime ne koydum?
-Hayal edeceksin. Hayalperest değil, hayalci olacaksın. Hayalini anlatacaksın ve sonuca inanacaksın. Hayalini hayata geçirecek ortakları doğru seçip yola çıkacaksın.
-Kendi hayalinin gerçekleşmesini istiyorsan, önce başkalarının hayallerini gerçekleştir.
-Eczaneyi değiştirmek ise herkes değiştirir, eğitim ise herkes eğitim alıyor, kadro yönetimi ise bunu da tüm eczacıların gerçekleştirmesi mümkün ama iş bu değil; BÜTÜNSEL DÖNÜŞÜM’ü daha iyi öğren.
Cem BOYNER
Konuşmacı olarak bir numaralı modelim. Sahneyi kullanmasını bilir, her ama her sözünü dikkatle seçer, lafını sözünü sakınmaz, söylenmesi isteneni değil, gerekeni söyler.
Konuşmasından not aldığım bir kaç alıntı paylaşmak isterim;
“Eğer Türkiye gibi orta teknoloji üreten bir ülkede siz ileri teknoloji olduğunu düşündüğünüz bir şeyi hayata geçirmeye başlarsanız, onun başka ülkede rafta olduğunu göreceksiniz…”
“Ben müşterilerimi mağazaya geldikten sonra değer katacaksam, teklifler yapacaksam bu işi hiç yapmayayım kapatayım. Ben müşterimi, mağazaya girmeden yakalamak zorundayım…Bu size ütopik gelebilir ama siz de benimle aynı durumdasınız.”
“Siz eczacıların işi gerçekten zor. Şöyle ki; ben bir müşterime
–Size mavi çok yakıştı… diyebiliyorum. Siz ne diyeceksiniz?
–Al şu demir hapını da yüzüne biraz renk gelsin… mi?”
“İşinizi büyütmek istiyorsanız eczanenin dışına çıkacaksınız. Eczanede durarak eczaneyi büyütemezsiniz!”
“Daha geçen hafta bununla ilgili bir araştırma inceledim; Ebeveynleri New Balance alan çocuklar Crocs alıyor. Yakında New Balance ile Crocs birleşirse şaşırmayın. Bu ilişki nasıl kuruluyor, bunun peşinde değilim. Bana ne… Böyle bir ilişki var, kurulmuş ve beni ilgilendiren de bu!”
Buradan cebime ne koydum?
-Tezlerinin verilere dayandırarak sunması beni çok etkiledi. Bir gün boyunca tüm Türkiye’de Hopi kullanılma oranını hızlandırılmış şekilde saat saat sunduğu grafik büyüleci bir veri ve deneyim paylaşımıydı. O sırada salondakilere baktım, hepsi anlatılanın bu şekilde desteklenmesine hayran kalmıştı.
-Sunumunda film kullanımı çok doğru yerdeydi. Fakat bu film biraz daha kısa olabilirdi. Kendi sunumlarımda dikkat edeceğim. Bir noktadan sonra film de bağlayıcı olamayabiliyor.
-İş dışarıda dönüyor, oturuyorsan bir yerde yanlış yapıyorsun. Bunu düşünecek vaktin yoksa…işin çok zor!
Geleceğin D Hali
Dr.Aytuğ KOLANKAYA’nın bu sunumu açılıştan bir sonraki gün gerçekleşti. Bu sunuma katılamadığım için çok üzüldüm. Hem anlatılanlar, hem de anlatım şekli duyduğuma göre gerçekten etkileyiciymiş.
Özellikle benim şu sıralar ilgilendiğim Mutasyon, muhtemel atalarımızın bize anlatılandan farklı olması ile ilgili konuları da içeriyor olması…benim için -kaçırdığımdan dolayı- ayrıca üzücü oldu. Eğer kaydını bulursam muhakkak baştan sona dinlemek isterdim.
Uzun lafın kısası…
Anladık ki…BEN BEN BEN diyen değil, sadece BİZ diyebilen bir sonraki kuşağı görebilecek.
Oturumun yabancı konuşmacısı Patrick DİXON’ın da üzerinde durduğu; Eczanenizden içeri giren herkese duyduğunuz saygı ve değer, kendinize duyduğunuz saygı ve değerin göstergesi. Kazandıran tutum bu!
Değişim kaçınılmaz. Biraz da eczanenin dışında düşünmeniz gerekiyor!
Tüm bunlar benim cebimde birikenlerdi…peki sizin katıldığınız oturumlardan, sizler cebinize neler koyup ayrıldınız?
Sevgiler,
Arda ÖS